1) Enstrüman eğitimi hangi yaştan itibaren başlar?

Enstrüman eğitiminin erken çocukluk döneminde başlaması mümkündür ve ebeveynlerce tercih edilmelidir. ‘Okul öncesi’ yaş grubunda bireysel eğitime başlamak için; ‘4,5 – 5 yaş’ ideal yaşlardır. Yanısıra; enstrüman eğitimine başlama yaşı çeşitli etkenlere ve özellikle, tercih edilen enstrümana göre farklılık gösterir.

2) Enstrüman eğitimine başlarken enstrüman tercihi nasıl yapılmalıdır?

Müziğe ilgi duyan ve bu alanda eğitim almak isteyen bireyin, “hangi enstrümanı çalmayı istediği”nin bilinmesi önemlidir. Bu tercihin ifade edilmesi, bireyin kendisi tarafından ya da

-yaşının küçük olması durumunda- genellikle ailesinin fark etmesi ile gerçekleşir. Tercih edilen, ilgi duyulan enstrüman için; bireyin öncelikle fiziksel özelliklerinin uyumlu olması gerekmektedir (tuşlu çalgılar için el – kas, nefesliler için ağız yapısı vb. uygunluğu gibi). Enstrüman eğitimine başlamak için çıkılacak yolda, eğitimcilerin yol göstericiliği önemli rol oynar.

3) Eğitimine başlanılan enstrümanı  ne zaman edinmeliyiz (en erken / en geç)?

Enstrüman temini, imkanların elverişli olduğu durumlarda çalışmalara başlangıç sürecinde, hemen; değil ise başlangıçtan birkaç ay sonra gerçekleşmelidir. Öğrencinin, derslerde edindiği pratik ve teorik bilgileri uygulayabilmek için en rahat ortamının ev ortamı olduğundan yola çıkıldığında, enstrüman en erken ne zaman edinilirse, eğitim süreci de o kadar çabuk gelişme gösterir.

4) Müzik eğitimi, çocuk gelişimine nasıl bir katkı sağlamaktadır?

Müzik eğitiminin en olumlu izleri çocukların gelişim süreçlerinde görülür. Kişisel, sosyal ve psikolojik olumlu etkileri başta olmak üzere müzik sanatı, bir öğrenme disiplini olarak; çocukların her alanda kontrollü ve donanımlı olmalarını sağlar. Sanatsal olarak; iyi birer dinleyici, yorumcu ve araştırmacı olmalarını sağlar. Sanat eğitimi ayrıca, çocukların toplumda farkedilmelerini çabuklaştıran işleve sahip olduğundan; özgüveni güçlendirmesi bakımından da önemli rol oynar. Eğitim sürecinde konu edinilen ve müziğin perde arkasını oluşturan müzik tarihi, bireyleri kültürel olarak donatırken; ritmik ve teorik bilgiler, matematik duygulara seslenir. Müzik eğitimi, bir çocuğun eğitim sürecinde kendisi için başlatılabilecek en verimli program olduğu gibi; yanısıra her yaş grubundan ilgililerin kendilerine uygun bir aşamasından çalışmaya başlayabilecekleri kapsamlı bir sistemdir.

5) Eğitim programlarına ne zaman kayıt olunabilir? Eğitim yılı başlangıcından sonra geç mi kalınmıştır?

T.C. MEB Özel Müzikalite Sanat Merkezi eğitim-öğretim yılı, Milli Eğitim Bakanlığı bünyesindeki örgün öğretim kurumlarına paralel olarak başlar. Eğitim programlarımıza yeni kayıtlar, eğitim öğretim yılı başlangıcından sonra da -kurumumuzun çalışma takvimi ve kontenjan uygunluğuna göre- kabul edilebilmektedir. Müzik eğitimine başlamak için alınan karar, kimi zaman takvimin farklı günlerinde alınsa da, özel anlamıyla: ‘hiçbir zaman için geç değildir’.

6) Enstrüman eğitimine ileri yaşlarda başlanılabilir mi?

Yetişkin bireyler de müzik eğitimine başlayabilir. Yetenekleri, ilgileri, fiziksel uygunlukları; tercih ettikleri enstrümanı teknik olarak öğrenmeye elverişli ise, enstrüman eğitimine ‘geç yaşta başlamanın uygun olup olmayacağı’ endişesi kendilerini alıkoymamalıdır. Bu kategorideki müzikseverler de 6-7 aylık bir çalışma sonunda, başarılarını rahatlıkla sahneye taşıyabilmekte ve dinleyicilerine kendi yorumladıkları müziği sunabilmektedirler. (Bakınız: Galeri >Fotoğraflar)

7) Veliler, enstrüman eğitimi alan çocuklarına nasıl destek olmalıdırlar?

Çocuk öğrencilerin velileri, enstrüman eğitiminin başlaması için gereken şartları, uzman eğitimcilerin önerdiği üzere ve zamanında sağlamalıdır (eğitim ortamının belirlenmesi, metod – kaynak kitap, enstrüman temini , enstrümanın akort ve bakımı vb.).

Çocuğun ev ortamında düzenli ve rahat çalışabilmesi için gerekli şartlar hazırlanmalı; konsantrasyonunu sağlaması için, zaman planlaması ve periyodik çalışmalarını yapabilmesi için kendisine yardımcı olunmalıdır.

Veliler, kendileri müzik alanında yeterli bilgiye sahip değillerse bunu kendilerine sorun etmemeli ve çocuklarının ev ortamındaki müzik çalışmaları hakkında kontrol mekanizması olmak için uğraş vermemelidirler. Çalışmaların gelişimi hakkındaki en sağlıklı bilgiyi, çocuğun enstrüman eğitimcisinden alabileceği gibi; eğitimcinin ders defteri-kitabı gibi kaynaklar üzerine yazdığı notları, işaretleri inceleyerek konu hakkında yararlanabilirler.

Çocuk öğrenciler, doğal olarak, enstrümanlarına olan sevgilerine ve yeteneklerine ilişkin biçimde derslerine istekle devam eder ve eğitimcilerine güven duyarlar. Tüm bu olumlu şartlar içinde, öğrenciler enstrüman eğitimi dışındaki zamanda düzenli çalışmayı, kendilerine prensip edinmelidirler. Bu yönde kendilerine teşvik edici tavır içinde olunmalı ancak ısrarcı olunmamalıdır. Çocukların haftada en az 5-6 gün çalışmasını gerektiren programa sadık kalmalarını sağlamak için ise; ev ortamında çalmalarını sağlamak, onları dinlemek – alkışlamak; çocukların müzikal gelişimi için en destekleyici unsurlardır.

Bununla ilgili olarak çocuklar, ilk öğrenme süreçlerindeki her türlü egzersizleri ve duyurdukları sesler konusunda, olumsuz eleştirilmeksizin desteklenmelidirler.

Başarının arttırılması için kendilerine, eğitimcileri ile görüşülerek; konserde çalma, sınav, sertifika, yarışma vb. hedefler konulabilir. Bu gibi hedeflere istek duymayan ve aksine endişeli tavır sergileyen öğrenciler için ısrarcı olunmamalıdır. Her bireyin kendi hedefi; öncelikle kendisi için müzik yapmak /çalışmak olmalıdır.

Müzikte başarının arttırılması için çocuklara ‘ödül’ vermek de önemlidir ancak; bireyin ödül beklentisi, müzik çalışmasının kendi öneminin önüne geçmemelidir.

8) Müzik eğitimini hobi düzeyinde ya da akademik olarak çalışmak kararı nasıl ve ne zaman alınır?

Müzik eğitimi, müziğe ilgi duyan ve müzik yeteneği olan her bireyin konservatuvar eğitimi alma imkanına sahip olmadığı (ya da kendince, tercih etmediği) bir uygulama alanıdır. Müziğin öğretilmesi, gerek hobi nitelikli olarak, gerekse akademik ortamda yürütülmesi bakımından ortak özelliklere sahiptir: Yetenek, ilgi, disiplin müzik çalışmalarının başlıca kriterleridir.

Birey, müzik sanatını yaşam biçimine dönüştürmek ve bu alanda kariyer yapmak istiyorsa; bu kararın ilköğretim sürecinde alması gerekir ve çalışmalar bu yönde gerçekleştirilir. Müzik birey için hobi olarak önem taşıyorsa; müzik yine sağlam temellerle öğrenilmeli, disiplinle çalışılmalı, keyifli çalışmaların başarıyı, belli program ve hedeflerle ileriye taşıması sağlanmalıdır.

9) Uluslar arası nitelikteki sertifikasyon ve öğretim metodları neden önerilir?

Müzik evrensel bir dil gibidir. Müzik eğitimi alanında önde gelen ülkelerin geliştirdiği; hedef belirlemeye yönelik sınav/sertifikasyon, ve metodlar bu dilin öğrenilmesinde, geliştirilmesinde bireye yön çizebilmekte ve tüm dünyada kabul görmektedir. Bu tür sistemler, bireyin akademik eğitimleri sürecindeki çeşitli işlevleri nedeniyle de ilgi görmektedir. (Bakınız: Uluslar arası sistemler> LCM, Suzuki metodu)

10) Kurumumuz programlarına kayıt olunması durumunda, katılımcının yaşamında nasıl bir yeni sayfa açılacaktır?

Sanat eğitimi almaya karar verdiğiniz an, yaşamınızın önemli bir dönüm noktasıdır. Bu andan itibaren, yaşamınızda yeni bir sayfa ve kendinize yeni ufuklar açarsınız.

Özveriyle çıkacağınız yeni yolda, merkezimizde size yol gösterecek olan; öğrenme sürecinizi yaşınıza, ruhunuza uygun biçimde işleyecek eğitimcilerinizle, haftada 1 gün, disiplinle yürüteceğiniz keyifli çalışma sürecinizin izlerini yıl sonu konserinde sahneye taşıyabilir; sanatınızı tüm sevdikleriniz ve yakınlarınıza sunabilirsiniz.

Uluslar arası nitelikteki çalışma sistemlerine yönelik çalışarak ve/veya T.C. Milli Eğitim Bakanlığı’ndan almaya hak kazanacağınız sertifika ile, düzenle devam ettiğiniz başarılı çalışmalarınızı belgelendirebilirsiniz.